Satırlardan Kalanlar 4: Şark'ın Kandili - Nureddin Zengi

Nureddin Zengi - Ali Emre

Nureddin Zengi Minberi
Mescid-i Aksa

                                                                 

Bu roman belki de bir çağrının romanı. Hislerimizi harekete geçirebilmemiz ve olayları gözlerimizin önüne daha rahat getirebilmemiz amacıyla roman olarak yazılmış diye düşünüyorum. 

Selehaddin Eyyubi'yi hepimiz bir şekilde duymuşuzdur. Kudus'ün fatihi. Şark'ın kartalı. Bu Şark'ın bir de kandili varmış öğrendik. Ve öyle bir kandil ki bizleri bu yüzyılda dahi aydınlatmaya devam ediyor. İlmin hayata yansımasıyla bir düzen bir ahenk geliyor. Başarının durmadan, yılmadan, devamlılıkla ve bütüncül olarak yapılabileceğini gösteriyor. Karanlık oyunlar ile söndürülmeye çalışılmış, aydınlatılması gereken kadim bir tarihimiz var. Aslımızı felsefi düşüncelerin izinde yitip giden, kalbimizi bulandıran insanlardan değil, kılıcını ve kalemini Allah için savurmuş ilim ve irfan sahibi, Nureddin Zengi gibi velilerin hayatlarından örnek almamız gerektiğini gösteren buram buram tarih kokan bir kitap. 

Aslımızı hatırlatan her satıra gözlerimizi dikmeliyiz. Bu satırlar bizi heyecanlandıracak ve yılgınlığımızın ne kadar anlamsız olduğunu anlamamızı sağlayacaktır. Gücümüzü imanımızdan aldığımızı, korkuyu ise Allah'ın düşmanlarının üzerine saldığımızı da tekrardan hatırlatacaktır. Yani aslında bir romandan çok fazlası, bizler için geçmişin tefekkürü ile kalkışmaya ve aksiyona ortak olmaya teşvik edici bir kitap. 

Alıntı*

Gençliğini ve kabiliyetlerini harcama. Unutma ki yerinde duramayan fakat istikameti de önemsemeyen bir insanı bütün yollar kendine çağırır. 

(Nureddin Zengi'nin Selehaddin Eyyubi'ye verdiği öğüt.)